Sözlü müzik formları
Kâr: Büyük bir sözlü eser formu olan kâr, özgür karakter taşıyan eserlerdir. Beste (Murabba): Bir gazelin iki beyti üzerine bestelenmiş sözlü eserdir. Terennümlü veya terennümsüz olabilir. Fasıl: Aynı makâmda bestelenmiş eserlerin, topluluk tarafından belli bir sırayla art arda seslendirilmesidir. Ağır semâî: İki beyitten oluşan güfte üzerine bestelenmiş eserlerdir. Birinci, ikinci ve dördüncü dizeler aynı besteyle okunur. Üçüncü dize olan “meyân”da önemli makâm geçkileri yapıldığı görülür. Yürük Semâî: Daima “Yürük Semâî” usûlüyle bestelenen bu eserler, büyük sözlü eserlerin seslendirildiği fasıllarda Ağır Semâî’den sonra, şarkıların da yer aldığı büyük fasılda ise sonda yer alan Saz Semâîsi’nden önce okunur. Nakş (Nakış): Çoğunlukla leng fahte usûlüyle bestelenen bu form, “Beste” ya da “Murabba”nın benzeridir. Nakşları Murabba’dan ayıran başlıca fark, terennümlerin ikişer dizeden sonra gelmesidir. Şarkı: 18. yüzyıldan sonra önemi artarak günümüze kadar gelen bu form, genellikle müzikte derinlik aramayan dinleyiciler için çekici nağmeler üzerine kuruludur. Geleneksel sanat müziğimiz, Hacı Arif Bey’den sonra âdeta “şarkı müziği” haline gelmiştir. Gazel: Hânende tarafından gerçekleştirilen ses müziği doğaçlamasıdır.