tr
Ali Kuzu

Akşemsettin

Értesítsen, ha a könyv hozzá lesz adva
Ennek a könyvnek az olvasásához töltsön fel EPUB vagy FB2 formátumú fájlt a Bookmate-re. Hogyan tölthetek fel egy könyvet?
Mikroskobun daha icat edilmediği bir dönemde mikrobu keşfeden ve kanser hastalığını bulan Akşemsettin Hazretleri, aynı zamanda Konstantiniyye'nin manevi fatihidir. Asıl ismi Muhammed bin Hamza, lakabı da Akşeyh'tir. Evliyanın büyüklerinden Şihabüddin Sühreverdi'nin neslindendir. Soyu, Hz. Ebu Bekir'e ulaşır. Hacı Bayram Veli'nin ona «Beyaz (ak) bir insan olan Zeyd'den, insan cinsinin karanlıklarını söküp atmakta güçlük çekmedin.» demesi sebebiyle, Akşemseddin lakabı verilmiştir. Saçının, sakalının ağarması ve ak elbiseler giymesi sebebiyle Akşemseddin denildiği de rivayet edilmiştir. 1390 senesinde Şam'da doğmuştur. Akşemseddin, yaşadığı dönemde bilgi kişiliği ile ün kazanmış büyük alim, üstat, hekim ve velidir. Bu kişiliği kendisine Fatih'in hocalığını nasip etmiştir. İstanbul'un manevi fatihi sıfatıyla anılan Akşemseddin, Eyüp Sultan Hazretlerinin mezarının yerini tayin ederek Müslüman alemin de büyük sevgisini kazanmış ulu bir şahsiyettir. Mezarı Göynük'te bulunan Akşemseddin, Bolu ilinin evliyaları içinde anılmaktadır.
Ez a könyv jelenleg nem érhető el
101 nyomtatott oldalak
Már olvasta? Mit gondol róla?
👍👎

Idézetek

  • Faik Eryaşaridézett5 évvel ezelőtt
    Rivayet olunur ki Akşemsettin; kalp, ruh ve gönle ait olan kusur ve hastalıkları tedavi eden bir gönül mimarı olduğu kadar aynı zamanda bedensel rahatsızlıklar (hekimlik) konusunda da iyi bir uzman idi. Tıp ilminde de kendini yetiştiren Akşemsettin Hazretleri, çeşitli hastalıklara, hangi otlardan hazırlanan ilaçların iyi geleceğini bilirdi. Bu husustaki ilmi dillere destan idi.

    Bilimler tarihinde, mikrobun hastalık sebebi olarak keşfi XIX. asırda Fransız âlimlerinden Pasteur`e izafe edilirse de mikrop aslında XV. yüzyılda keşfedilmiştir. Ve kaşifi de büyük bir İslam bilgini ve hekimi olan Akşemsettin`dir.

    Akşemsettin dinî ilimlerde olduğu gibi tıbbî ilimlerde de büyük bilgiye sahipti. Hastalıkların teşhisini yanılmadan koyar, ilacını da bizzat kendisi hazırlardı. Bitkiler üzerinde geniş araştırmaları vardı.

    Akşemsettin, o yıllarda binlerce kişinin ölümüne sebep olan bulaşıcı salgın hastalıklarla da yakından ilgilenmişti. Resulullah Efendimizin, “Ölümden başka her derdin devası vardır.” sözleri kendisine rehberlik etmekteydi. Hastalığın tedavisi, hiç şüphesiz hangi yollarla bulaşıp yayıldığının tespitine bağlıdır. Akşemsettin bu konuda, araştırmalar yaptı.

    Çünkü o devirde salgın hastalıklar binlerce insanın ölümüne sebep oluyordu. Sonunda “Maddetü`l-Hayat” adlı eserinde:

    “Hastalıkların insanlarda birer birer ortaya çıktığını sanmak yanlıştır. Hastalıklar insandan insana bulaşmak suretiyle geçer. Bu bulaşma gözle görülmeyecek kadar küçük fakat canlı tohumlar vasıtasıyla olur.” diyerek bundan beş yüz sene önce mikrobun tarifini yapmıştır.

    Bu ifadeleriyle Akşemsettin, mikrobun tarifini yapmış, her türlü hastalığı gözle görülmeyecek kadar küçük canlıların meydana getirdiğini, dünyada ilk defa ileri sürmüş oluyordu.

    Onun bu açıklamaları yaptığı dönem, mikropları ilk olarak tanıtan İtalyan Hekim Fracastor’dan yaklaşık 100 sene öncedir. Akşemsettin Hazretleri, etkileri bakımından kansere benzeyen seretan denilen bir hastalıkla da uğraşmıştı. Akşemsettin’in bu keşfi mikroskobun icadından yıllar öncedir.
  • Faik Eryaşaridézett5 évvel ezelőtt
    Akşemsettin’in Hayatı
    Hacı Bayram Veli’nin öğrencisi, Fatih Sultan Mehmet’in hocası, İstanbul’un manevi fatihi, büyük âlim, üstat, hekim, şair ve veli gibi özelliklere sahip olan Akşemsettin, devrinin en ünlü şahsiyetlerinden biri olan Hamza Efendi’nin oğlu olarak 792/1389’da Şam’da doğmuştur. Asıl adı Şemseddin Muhammed ve lakabı da Akşeyh’tir. Akşemsettin’in adı, kaynaklarda Muhammed bin Hamza olarak da geçmektedir.

    Hacı Bayram Veli’nin, ona; “Beyaz (ak) bir insan olan Zeyd’den, insan cinsinin karanlıklarını söküp atmakta güçlük çekmedin.” demesi sebebiyle, Akşemsettin lakabı verilmiştir. Saçının, sakalının ağarması ve ak elbiseler giymesi sebebiyle Akşemsettin denildiği de rivayet edilmiştir. Ayrıca az yeme, az uyuma ve az konuşma gibi özellikleri sebebiyle yüzünün beyazlaştığı bilinir.

Könyvespolcokon

fb2epub
Húzza és ejtse ide a fájljait (egyszerre maximum 5-öt)