Psikopat

dansı bana lütfeder misiniz leydim?” diye sordu.

“Elbette

Mia kıkırdamaya ve durması için yalvarmaya başlamıştı. Sonunda Darian, Mia’yı kucağına alıp aşağıya indirdi.

Maria onları bu şekilde görünce gülmeye başlamıştı. “Kahvaltı hazır çocuklar” diye bağırdı.

Mia, Darian’ın kucağından inip annesinin banyosuna koştu, elini yüzünü yıkayıp geri geldi ve birlikte masaya oturdular. Omletlerini yemeye başladıklarında, Mia açlıktan ağzına kocaman bir lokma almış ve çiğnemeye başlamıştı. Darian’ın ona baktığını görünce “Ne?” diye sordu.

“Küçük domuzcuk çok acıkmış” dedi Darian sırıtarak.

Mia lokmasını yuttuktan sonra “Sensin o!” dedi. “Üstelik sen de ukala pis bir herifsin” dedi peynirden bir parça alırken.

Darian gözlerini devirip gülümsedi.

“Birazdan gitmem gerek. Bir şeye ihtiyacın olursa beni ara” dedi Maria kızına dönüp. “Seni seviyorum güzel kızım” dedi çıkarken.

“Ben de seni” dedi Mia annesini yanağından öperken.

Mia ve Darian, annesi gittikten sonra sessizce kahvaltılarını ettiler. Sonra Mia masayı toparlayıp kirli bulaşıkları lavabonun içine bıraktı. Bu sırada Darian gelip arkasından Mia’ya sıkıca sarılmıştı.

“David işte mi?” diye fısıldadı kulağına.

Mia hafifçe inleyerek “Hımm” diye mırıldandı. Darian, Mia’yı hemen kendine doğru çevirip alnını, yanaklarını ve dudaklarını öptü.

“Annen Aiden hakkında neler anlattı?” diye sordu. “Güzel bir duş aldıktan sonra sana her şeyi anlatabilirim” dedi ve Darian’ı öpüp odasına çıktı.

Darian, Mia’nın duşa girdiğinden emin olana kadar bekledikten sonra David ve Maria’nın odasına girdi. Girer girmez ne kadar temiz ve tertipli olduğu ilk dikkatini çeken şeydi. Fakat yatak örtüsünün altında aynı çıkıntıyı

yeniden görmüştü. Yeniden örtüyü kaldırıp altına bakmaya gerek duymadı çünkü orada ne olduğunu biliyordu. Kapıyı kapatıp mutfağa geçti ve ortalığı temizledikten sonra, üst kata Mia’nın yanına çıktı.

Mia, aklından o güzel şarkının melodisini çıkaramıyordu ve duştayken söylemeye başlamıştı.

Kanatları olmayan bir kuş gibi
Uçmaya çalışıyorsun

Annesiz bir bebek gibi
Yalnız başına ve ağlıyorsun

Sözleri olmayan bir şarkı gibi
Müziğin olmadığı bir dünya gibi
Senin için ne yapabilirim bilmiyorum
Sensiz kaybolurum bunu biliyorum
Ve seni asla kaybetmek istemiyorum

Darian sevgilisinin güzel sesini dinleyerek, odada oturup onu bek‍

macera tarzı kitaplar severi

Çünkü hiçbir çocuk ya da genç ailesinden bu şekilde muamele görmemel

Bu kaça mal olacak?”

Neden biraz daha yüksek sesle bağırmadın ki? Avrupa’nın kalanı seni duymamış olabilir” dedi.

“Hayır, ama kurabiye pişirebilen bir çocukla hiç tanışmamıştım.

anda evde kimse yok, lütfen daha sonra yeniden gelin!” diye seslendi kapıya yaklaşırken.

Güvenlik tedbirlerimizi arttıracağız.

Gerçek olmayacak kadar güzel..